Efendimiz’in “Sarık Müminin İzzetidir. Sarığı İndiren Ümmet Zelil Olacak.” Buyurduğu Gibi – Sarığın Önemi
Konu: Efendimiz’in “Sarık Müminin İzzetidir. Sarığı İndiren Ümmet Zelil Olacak.” Buyurduğu Gibi – Sarığın Önemi
Selâmün aleyküm
Cübbeli Ahmet Hoca Efendi konumuz ile alakalı anlatımı olan sohbet videosuna geçmeden evvel Sarık ve Cübbe Mümin Müslüman için önemlidir. “Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) “ Sarık Müminin İzzetidir. Sarığı İndiren Ümmet Zelil Olacak.” Buyurduğu Gibi Padişahların Sarıkları Küçüldükçe Devletin Arazileri Küçüldü Cübbeli Ahmet Hoca Efendi videosu aşağıdadır. Gönül ister ki devamlı hoca efendi gibi devamlı sarıklı ve cübbeli gezelim ancak başlangıç olarak en azından namazlarda sarık ve cübbe kullanmak ayrı bir hoşluk olacaktır.
– Nitekim Peygamber Efendimiz (Sallallâhü Aleyhi ve Sellem)’in şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: “Bizimle müşrikler arasındaki fark, takkeler üzerindeki sarıklardır.” (Hadis-i Şeriftir. Ebû Davûd, Libâs 23; Tirmizî, Libâs 42; Hâkim, Müstedrek, III/ 511; Taberânî, el-Mu’cemü’l-Kebîr, V/71; (Hepsi Rukâne’den))
– Rabbimiz Allâh (Celle Celâlühû)’ın, bizlere olan nimetleri sayılamayacak kadar çoktur (en-Nahl, 16/18). Bunlardan birisi de giysi nimetidir. Allâh (Celle Celâlühû) şöyle buyurmuştur:
يَا بَنِي آدَمَ قَدْ أَنْزَلْنَا عَلَيْكُمْ لِبَاسًا يُوَارِي سَوْآتِكُمْ وَرِيشًا وَلِبَاسُ التَّقْوَى ذَلِكَ خَيْرٌ ذَلِكَ مِنْ آيَاتِ اللهِ لَعَلَّهُمْ يَذَّكَّرُونَ
“Ey Âdemoğulları! Size, ayıp yerlerinizi örtecek giysi, süslenecek elbise indirdik. Takvâ elbisesi. İşte o daha hayırlıdır. Bunlar Allâh’ın âyetlerindendir. Belki düşünüp, öğüt alırlar.
Âyet-i kerîmede hakikî manada iki türlü elbiseden bahsedilmiştir: Birincisi, avret bölgelerini örtme ihtiyacına binaen zarurî olan elbise; ikincisi ise zarurî olmaktan öte mezkûr elbise nevini tamamlayıcı mahiyette olan elbisedir.
Şüphesiz Hüküm Koyan Allah-u Tealâ, her konuda olduğu gibi giyim-kuşam konusunda da Müslüman’ın ölçüsünü belirlemiştir. Müslümanlar için her zaman kolaylık dileyen Rabbimiz (Celle Celâlühû) (Bakara, 2/185) umumî manada bizlere en güzel örnek olan Peygamber (Sallallâhü Aleyhi ve Sellem)’ini göndererek bizleri, koyduğu ölçülerin somut tezahürüne vakıf kılmıştır.
Allâh-u Tealâ şöyle buyurmuştur:
لَقَدْ كَانَ لَكُمْ فِي رَسُولِ اللَّهِ أُسْوَةٌ حَسَنَةٌ لِمَنْ كَانَ يَرْجُو اللهَ وَالْيَوْمَ الْآخِرَ وَذَكَرَ اللهَ كَثِيرًا
“And olsun ki, size, Allâh’a ve son güne ümit besley(ip sevabını bekley)en ve Allâh’ı çokça ananlar için Allâh’ın Rasûlü’nde pek güzel bir örnek (sünnet) vardır.”
Allâh (Celle Celâlühû), yüce Peygamber (Sallallâhü Aleyhi ve Sellem)’in ümmetinin ona ittiba etmesini, kendisinden razı olmasına sebep kılmıştır. Bunu bildirme sadedinde Rabb Tealâ,
( Kaynak: el-Beydâvî, Envâru’t-Tenzîl ve Esrâru’t-Te’vîl, Dâru İhyâi’t-Türâsi’l-‘Arabî, Beyrut 1418, II/13)
قُلْ إِنْ كُنْتُمْ تُحِبُّونَ اللَّهَ فَاتَّبِعُونِي يُحْبِبْكُمُ اللهُ وَيَغْفِرْ لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ وَاللَّهُ غَفُورٌ رَحِيمٌ
“(Rasûlüm!) De ki: “Eğer Allâh’ı seviyorsanız bana uyunuz ki Allâh da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allâh son derece bağışlayıcı ve esirgeyicidir.” buyurmuştur. (Kaynak: Âlü ‘İmrân, /31; es-Semerkandî, Ebu’l-Leys, Bahru’l-‘Ulûm, I/206; Fahruddîn er-Râzî, et-Tefsîru’l-Kebîr, Dâru İhyâi’t-Türâsi’l-‘Arabî, Beyrut 1420, VIII/197)
Kaynak:
– Cübbeli Ahmet Hoca Efendinin Youtube videosu.
– ismailaga.org.tr/islam-simasi-sarik-ve-faziletleri